safranbolu gezisinden akılda kalanlar









Arasta; aynı işi yapan esnafların toplandığı bezirgan gibi çarşı, Safranbolu'daki lonca teşkilatı kuvvetliymiş, halen arasta mevcut, kimi dükkanlar çin malı hediyelik eşyalar satsa da çarşı içindeki kazancıları, fırıncıları, lokumcuları gördük.

Safran: soğanlı bir bitki, 3 yıl boyunca aynı soğan kullanılır. Çok az bir miktarı bile herşeyi sapsarı yetmeye yetiyor. Bir kaç aile safran üretimine devam ediyor. Safranlı lokumlar çok lezizdi:)




Dünyanın ilk yol anıtı Amasrada, ama hazine arayanlar yüzünden çok fazla zarar görmüş. Amasra bir yarımada ve köprüyle bağlanmış olan bir adadan oluşuyor.
Manda yuva yapmış söğüt dalına Amasra türküsüdür, mandacılık yaygındır, kendilerine mandacı denilir



Safranbolu yakınlarında çok iyi korunmuş Yörükköy var, Yörük yürümek kelimesinden türetilmiştir


Ev tokmakları iki çeşit, büyük olanlar erkek için, küçük olanlar kadınlar için, tokmak sesine göre kimin geldiği anlaşılır. Kapının dışındaki çengellere asılan ipler ev sahibinin evde olmadığı anlatmak için kullanılır

odalar arasında yemeklerin geçişini sağlamak için sofu adı verilen dönen dolaplar vardır. 3 büyük kanyonu var,
Saati İzzet Paşa yapmış evinize ve kolunuza saat olsun ve yazlık ve kışlık yerden duyuyabilsin diye. 200 yıllık olan bu saatin bakımını hiçbir çıkar beklemeyen çok sevimli bir amca yapıyor.


Evlerin bu kadar kalmasındaki neden; 70li yıllarda orda yaşayan insanlar evlerini köylerde yaşayan insanlara satarak, büyük şehirlere taşınmıştır. Zor güç para biriktirip ev alan bu insanların evlerde değişiklik yapacak parası kalmamıştır. Dolayısıyla evlerde pek tadilat yapamadan Unesco tarafından Dünya Mirası sıfatı yüklenmiştir.












Ayakkabıcılık çok yaygın, hatta kurtuluş savaşında Türk ordusu için de ayakkabı üretiliyor. Kötü ayakkabı yapan kişinin yaptığı ayakkabı dükkanının üstüne atılıyor. Pabucu dama atılmak sözü burdan çıkmış.
Bolu: Kaleli demekmiş.

1 yorum:

haybeden hikayeci dedi ki...

Blogunu çok sevdim. Yazılar ve fotoğraflar herbiri ayrı güzel. Bu iç açıcı blogu yaptğın içinçok teşekkürler.

Özgür