istemek

geçenlerde arkadaşları yemeğe çağırmıştım, ama evde yeteri kadar sandalye yoktu, freedom da üstteki komşudan sandalye istememi söyledi, tuz istenir ama sandalye de istenir mi diye baya mızmızlandım, istememek için yoğun çaba harcadım, freedomın ısrarıyla cesaretimi topladım ve çaldım kapılarını, bu arada ben üstteki teyzeyi evi su bastığında görmüştüm, bir de mevlüt okunurken "amin amin" demesini duyuyorum o kadar, yani teyzeyle hiç muhabbetimiz yok..o kadar panik yaptım yaptım ama teyze evde yokmuş meğerse ve böylece rahatladım..sonunda gittim koçtaştan rahat rahat iki tabure aldım, süper oldu. zaten insanlarla kolay iletişim kuran biri değilim, çok da umrumda değil de, bu bişey isteyememe olayına şaşıp kalıyorum, isteyemiyorum...bi de önceden şu vardı biri benden bişey istese hayır diyemez yapmaya çalışırdım. Bence bireyin kendi önceliklerini düşünüp aslında ona göre evet demesi gerekiyor, başka biri kesinlikle insanın kendisinden önemli olmamalı, ama işte ben başımın üstünde yerin var sözüyle yetişmişim, içime işlemiş bu geleneksel ruh..ama ne yazık ki tek taraflı, benden bişey isteyene yardımcı oluyorum ama ben bişey istemeye zorlanıyorum..ne olacak halim bilmiyorum...belki o teyze kapıyı açsaydı ben de sandalye isteseydim bir tabuyu daha yıkacaktım ama olmadı işte..

1 yorum:

ıvırZıvır dedi ki...

Keske isteyebilseydin Kadriye, gerci istemek cok guzel bişey degil de hakkını aramama durumuna dusmemek gerekiyor.

Ben de mesala dolmusta para ustu isteyemiyorum, hiçbiri de dogru duzgun vermiyo sansıma, biraz dişli olmak lazım ...